 |
|
||
|
YOLLARA DÜŞTÜM |
 Ağustos-Eylül 2002'de yaşadığım, iki haftada 4500 km. boyunca tadına doyamadığım tatil ve yaşam deneyiminden arta kalan, her yaşanış sonrası olduğu gibi yeni bakış açıları edindiğim, eskilerini ise havalandırıp gözden geçirdiğim olağanüstü yolculuktan paylaşmak istediklerim... |
||
|
|
yollarda düşündüm yolları, yollara düştüm akıp giden hayat gibi akıp gitti yollar tek hayat benimki değildi tek doğru da benim doğrum değil anlamak için hayatı yollara düştüm | ||
|
|
Meis'i aldım sırtıma, dostun hasını da yanıma yol benimdi artık bu hak benim hayatım kattım kendimi oyuna yollara düştüm | ||
|
|
sudur hayatın direngi noktası sulara bıraktım kendimi sularla arındım akvaryumda balık oldum göklerde martı süzüldüm de havada sulara düştüm | ||
|
|
|
çağlamaktan usanmadan hiçbir yerde göç konmadan aklı usa kaptırmadan yollara düştüm | |
|
|
ne çok dağ vardı ne çok ırmak aşıldı yükseklerden hayata umarsızca bakıldı ne dert dertti aslında ne de gamdı kaderim gülümsedim hayata yollara düştüm | ||
|
|
demiş 'ruhta' mevlana 'cinsiyet yoktur' diye kalkıp gittim ruhunun cinsiyetsiz kabrine 'gel' diyordu herkese ben de 'gel'meliydim tövbe ettim bin kere yollara düştüm | ||
|
|
ruhu kirlenen insan dünyayı paklayamaz ki görmedikçe yanlışın kendini aklayamaz ki döndüm baktım kendime baştan çizdim kaderi o sevinçle yeniden yollara düştüm | ||
|
|
biz de kurutsaydık Boğaz Köprüsü'nde biber bir renk katamaz mıydık hayata böyle güzel baktıkça gülümserdik kalpler eskileri özler hasret çizdi rotamı yollara düştüm |
||
 |
binlerce yıl geçti insan yine hep insan umutlarım bitmeden ihtirasım sönmeden herkes kadar aynı herkes kadar özel devir aldım bayrağı yollara düştüm | ||
|
BİR KUŞ UÇUMU KADAR UZAĞIZ BİRBİRİMİZDEN BİR KANAT ÇIRPIMI KADAR YAKIN |
|
||
